TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
Uygulamalarımız appstore googleplay
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

Bana öğretmenini söyle, sana kim olduğunu söyleyeyim

Yazının Giriş Tarihi: 15.10.2024 10:22
Yazının Güncellenme Tarihi: 15.10.2024 10:24

Yine düşündüren ve öğreten bir hikaye ile başlayalım yazımıza…

Eskiden saraya kılıç ustası seçerken en iyi öğretmenlerin öğrencilerini karşılıklı cenk ettirirler, başarılı olan öğrencinin ustasını saraya “kılıç ustası” olarak seçerlermiş. Hangi öğrenci iyi yetiştirilmişse onun ustası saraya “kılıç ustası” olarak gidermiş. Ne kadar bilgelik ve derinlik içeren bir seçim yöntemi değil mi? Kılıç sallayanlardan kılıç ustası seçilmiyor, ustalar birbiriyle dövüştürülmüyor. Burada değerli olan öğretmek, yetiştirmek... Cenki kazanan da geleceğin kılıç ustası adayları arasındaki yerini sağlamlaştırıyor. Ustasının sarayda işe alınması ise ona ayrıca bir değer katıyor.

Eğitimlerde hep söylenen bir söz vardır. Eğer öğrenci öğrenemiyorsa, öğretmen öğretememiştir diye…İşte o hesap. Öğretmenin değeri yetiştirdiği kıymetli öğrencilerle ölçülür…Farkındalığı yüksek başarılı kişiler ben şu öğretmenin öğrencisiyim diye gururla hocasını hep saygıyla anar… Hem hocasını yüceltir hem de onun öğretileriyle yetiştiği için kendini…

Yöneticinin başarısı da yetiştirdiği ekibi ile ölçülse her şey ne kadar farklı olurdu değil mi? O zaman tüm yöneticiler elindeki her fırsat ve olanağı sonuna kadar ekibinin başarısı için kullanırdı. Ekibi de yöneticisinin kendilerini bu kadar desteklediği bir ortamda, kendisine sağlanan extra imkanlarla mutlu ve motive olarak işine dört elle sarılırdı. Böyle bir ekibin başarısı da elbette kaçınılmaz olur. Bu senaryoda herkes kazanıyor. Eğer yönetici ekibindekiler fazla öne çıkmasın, çok parlak gözükmesin, kendi başarısını gölgelemesin sadece kendisi parlasın bakış açısıyla hareket ederse aslında kendine ve de kuruma kötülük yapmış oluyor. Bu tarz yöneticilerle çalışanlar mutlu, verimli ve motive çalışmadığı için çıkan işler de sıradan oluyor, ekip de yönetici de istenen başarıyı yakalayamıyor.

Özgüveni yüksek yöneticiler ekibindekileri ön plana çıkartır, onlara fırsatlar verir, potansiyellerini keşfederek onları geliştirir, dönüştürürler. Karşılıklı anlayış ve güven ortamı sağlanan ekiplerde de başarı kaçınılmazdır. İyi bir lider ekibinden değerli liderler yetiştirenlerdir.

Birçok işyeri bünyesinde çok iyi liderler çalıştırıyor ama bu liderler yeni liderler yetiştiriyor mu, firmalar gelecek ekibini hazırlıyor mu? Şu anki liderler muhteşem, peki 10 yıl sonra bu firmayı yönetecek muhteşem liderler kimler olacak….

Çalışanların potansiyeli kadar bu potansiyeli ortaya çıkaracak liderler ve bu liderlerin yetiştireceği geleceğin liderleri kurumların vazgeçilmezi olmalı….

Yükleniyor..
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.