"YURT İÇİ TALEP YAVAŞLADI"
Raporun Türkiye bölümünde yurt içi talepteki kademeli yavaşlamaya dikkat çekilerek, "Reel GSYİH büyümesi bu yılın ilk çeyreğindeki yüzde 5,3'lük seviyeden ikinci çeyrekte yüzde 2,5'e geriledi ve bu da yurt içi talep ile net ihracat arasında daha dengeli bir kompozisyona işaret ediyor" denildi.
Ekonomik faaliyetteki yavaşlamanın yılın üçüncü çeyreğinde de devam ettiğini hatırlatan Morgan Stanley, "Sanayi üretimi üst üste ikinci çeyrekte daraldı ve PMI'lar Ekim ayı itibarıyla zayıf kaldı. Öte yandan, perakende satışlar üçüncü çeyrekte pozitif büyümeye geri döndü ve tüketici güveni bir miktar toparlandı, bu da yurt içi talepte dayanıklılığı gösteriyor" dedi.
"ENFLASYONDA DÖNÜM NOKTASI"
Enflasyonda bir dönüm noktasına gelinmek üzere olunduğunu belirten Morgan Stanley çekirdek enflasyonun parasal sıkılaştırmaya iyi yanıt verdiğini ancak hizmet enflasyonunun sabit kaldığını belirtek kurum, "Hizmet enflasyonundaki ani artışlar kısmen bazı fiyat kontrollerinin (kira ve bazı eğitim hizmetlerinde) kaldırılmasından kaynaklandı, ancak yüksek enflasyon beklentileri ve dirençli iç talep de bir rol oynayarak hizmet sektörü firmalarının fiyat belirleme gücünü destekledi." vurgusunda bulundu.
Gerçek faiz oranlarının nispeten yüksek kalacağına dair kendi beklentisini temel alan kurum, liranın reel olarak değer kazanmasının devam etmesini (özellikle 2025 ilk çeyrekte) ve iç talepte ve enflasyon beklentilerinde kademeli bir yumuşamayı, Aralık 2024'teki yüzde 44,5'ten Aralık 2025'e kadar manşet enflasyonun yüzde 26'ya düşmesine yönelik temel senaryo tahminlerini destekleyen faktörler olarak hesaba kattığını dile getirdi.Bu tahminlerin, Ocak ayından itibaren asgari ücrette yüzde 30'luk bir artış ve yeni yılda elektrik ve doğal gaz fiyatlarında yüzde 25'lik bir artış varsayımına dayandığı ifade edildi.
KADEMELİ BİR FAİZ İNDİRİMİ DÖNGÜSÜ GELİYOR
Bu veriler ışığında kademeli bir faiz indirimi döngüsüne yaklaşıldığını belirten Morgan Stanley, TCMB'nin, son enflasyon raporunda önemli yukarı yönlü revizyonlar yaptığını ve şimdi manşet enflasyonu 2025 sonuna kadar yüzde 21 ve 2026 sonuna kadar yüzde 12 olarak öngördüğünü hatırlattı
TCMB'nin bu öngörüsünün kademeli bir faiz indirimi döngüsüne yaklaşıldığının bir işareti olarak değerlendiren kurum, Merkez Bankası'nın temel enflasyon eğilimindeki düşüşe paralel olarak faiz oranlarını düşürmeye başlamasıyla parasal duruşun sıkı kalacağını, makro ihtiyati tedbirlerin ise büyük ölçüde yürürlükte kalacağını ifade etti.